Sabahattin Ali’nin okuduğum ilk romanı.
Yaklaşık iki yıl önce Işığım hediye etmişti :)
Çok iyi bir okuyucu olmadığımdan başlamam iki yılımı aldı; o da haftalar önce bir heves anında…
Okuduğum için çok memnunum; gerçi on sayfam daha var :D Okuduğum son iki cümle, bana yaşadığım bir hadiseyi hatırlattı ve doğruluğunu tecrübe ile sabitlediğimi farkettim, paylaşmak istedim…
Daha önce iş münasebetiyle bir araya geldiğim ve çok sevdiğim bir ekipten 1 hafta sonra ayrılmam gerekti. Sebepler makuldü ama elde ettiğimiz sonuç gerçek bir çözüm üretmekten uzaktı. Benim için bu kaçırdığım bir fırsattı, evet… Ama bugün o kadar da müteessir değilim; farklı maceralar yaşadım, yeni şeyler öğrendim ve Işığım’la tanıştım :)
Tüm bu gerçekler, o ekiple çalışma fırsatını kaçırdığım zaman hissettiklerimi bana unutturmuyor; hala böyle bir ekiple çalışmanın hayalini kuruyorum ve bu nedenle de sıklıkla hatırlıyorum…
Sözü fazla uzatmadan o iki cümleyi sizlerle paylaşayım;
Kaybedilen en kıymetli eşyanın, servetin, her türlü dünya saadetinin acısı zamanla unutuluyor. Yalnız kaçırılan fırsatlar asla akıldan çıkmıyor ve her hatırlayışta insanın içini sızlatıyor.
Sabahattin Ali, Kürk Mantolu Madonna, S.149
Güncelleme:
Kitabı dün gece sahurdan önce bitirdim. Etkilendiğimi söylememe gerek yok zannediyorum. Zira kurduğum cümleler bile okuduklarımın üzerimde yarattığı tesiri anlatmaya ziyadesiyle yeter :)
Kendi iç alemlerinde yaşayan insanların mutlu oldukları, mutsuz oldukları veya hissiz kaldıkları hadiseleri tasvir etmekteki başarıları çok etkileyici. Keza etraflarındaki insanları ve hayatlarını da aynı başarıyla anlatıyorlar.
Ama aynı insanlar, kendi sorunlarının varlığından haberdar olmakta çekmedikleri sıkıntıyı bu sorunu tanımlamakta çekiyorlar; hayatlarından zevk almak onlar için hayalini kurdukları bir ütopya oluyor sadece… Ve bazen öyle bir an geliyor ki, problemi tanımlıyorlar ama çözüm üretecek güçlerinin kalmadığının, eli kolu bağlı bulunduklarının da ayırdına varıyorlar! Çok fena…
Okumayı düşünenlere kesinlikle tavsiye ederim, pişman olmazsınız…